20 Mayıs 2012 Pazar

Tebliğ

Sözler düğümlenir boğazda. Tıkanır kalır. Düğüm düğüm olur da ne bir lokma ne bir yudum su geçer içinden. Ne de bir söz çıkar dudaklarının arasından. Sözler düğümlenir boğazda ve tek kelime edemezsin. Sonra öyle bir sıçarsın ki hayatının içine toparlayamazsın. Her zaman böyle karamsar değilim. Bazen en karanlığa itilir yalnızlığın. Ve cebinde kibrit kutusu dahi olsa ya içi boş olur ya da kutu nemli. Çaksan da bir kibrit karanlığa dağıtamazsın varlığını o ışıksızlığın..

Sözler birikir yüreğinde dile getiremezsin. Artık ne ekmeğin tadı aynıdır ne de tuzun. Sözler birikir beyninin ta orta yerinde konuşamazsın. Konuşamazsın çünkü yalnızsın en dibine kadar. Bak ne arayan var ne soran. Öyle boktan ki bu yalnızlık. Konuşsan dağlar parça parça başından aşağı dökülerek inecek. Sussan yüreğin.. Kelimelere sarılırsın o vakit. Yazarsın.. Yazarsın düzinelerce cümle. Bakarsın şiir olur, bakarsın hikaye.. Bakarsın roman olur "anlatsam roman olur" dercesine.

Bazen anlatılmaz yaşananlar. Anlatılamaz elbette. Ondandır bu susmalar. Ya beni anlayabilecek kimse yoksa. Ya insanlar bana deli derse. Ya hayat o kadar da güzel bir şey değilse. Lakin ölüm akıldan dahi geçmez. Ölüm en yakın anında bile istenmez. Nefes almak , en pislik hatıralara rağmen nefes almak geri çevrilemeyecek bir lütuf.

Yaz o zaman beyaz sayfalara siyah puntolarla. Yaz ki yüreğin ferahlasın. Aklın dağılsın dağlar misali. Dağlamasın yaşadıkların yüreğini. Yaz en beyaz sayfaların en sonuna kadar siyah puntolarla.. Yaz içinden geçeni. Bırak aksın içinde ki bu zehir. Hayatını felç eden bu sinsi zehir. Öyle bir zehir ki içinde tutsan içini eritir. Bırak aksın yoksa sonu isyan.. İsyan etme olanlardan ötürü kadere. Kadere isyan edilmez çünkü ey şapşal. Yaşadıkların kendi ellerinde..

Kalk mesela bulaşıkları yıka , ne bileyim yerde duran ağırlıkları kaldır. Ya da karşıdan karşıya geçen bir teyzeye yardım et. Hiç birşey yapmazsan bi sorgula. Sorgula arkadaşım korkma. Sorgula ki cevap bulasın. Cevap sende değilse ne durursun. Sorgula ki cevap bulasın sorularına ve sorunlarına.. Her sorunun bir cevabı vardır unutma. Yeter ki araştırmaktan korkma. Bilmiyorum demekten kork. Biliyorum demekten utanma. Ve gördüğün gerçekleri inkar etme. Çünkü gerçekleri ancak ahmaklar inkar eder unutma.

ve anlat insanlara gerçekleri. Çünkü anlattıkları hep yalan, hep yanlış, hep dolan...